Saturday, July 30, 2011

6.ay

Meleğim, canımın içi badem gözlü kızım, bugün tam 6 ay oldu seni kollarıma alalı. 
Doğdugun gün hayatımın hen en çok korktugum hem de en mutlu olduğum günü oldu. 
Gün gün kollarımda büyüdün. Canımın içi minik mucizemsin sen benim.


Yarı yaşını doldurdun bile, ne kadar çabuk geçti, 2,2 kg olarak hastaneden  çıkmıştık bugün tam 7,4 kg oldun.  prematüre tulumlarına sarmıştık seni öyle küçük öyle hassastın ki kucağıma almaya korkardım, kocaman oldun şimd,i tutunup kalkmaya bile çalışıyorsun dönüyorsun sürekli, destekli oturmaya da başladın hatta bugün ilk kez küvetinde oturtarak yıkadım seni...


Öyle tatlı öyle keyiflisin ki. Sana her baktığımda şükrediyorum ve iyi ki doğurdum diyorum. İyi ki geldin bebeğim  nice altı aylara  nice altmış aylara ....SENİ ÇOK AMA ÇOOOOOK SEVİYORUM. HEP YANINDA OLACAĞIM HEP 


Baban akşam küçücük bir pastayla geldi yarım mumla yarım yaşını kutladık bebeğim. Seni çok ama çok seviyoruz Defne...




Friday, July 29, 2011

son 3 gün

Sayılı gün çabuk geçermiş ama bu kadarını da tahmin edemezdim. 


Yıllık izin ücretsiz izin derken bitti hepsi pazartesi işe gidiyorum. Kendimi epeydir hazırlıyordum Defneyi de kendimce ama o kadar hassaslaştım ki.Bir bırakırsam kimse susturamayacak biliyorum o yüzden laylaylom geçirmeye çalışıyorum günleri.


Bakıcı teyzemizle düzeni  oturttuk gibi  şimdilik tüm taleplerime tamam diyor, meleğimide çok seviyor ama bakalım. Birinden birşey istemek zor gerçekten, eve temizliğe gelen bayanlara bile pek sesimi çıkaramazken konu bebek olunca cadı kesildim  birden. Empati yapmaya çalışıyorum tabi, istediğim sadece meleğimin iyi bakılması...  off çok zor. 


Herşeye herkese kızgınım, keşke çalışmak zorunda olmasaydım diye kendime, eşime , gelip bakmıyorlar diye anneme babama, 16 km yakınımızda oturup emekli hayatı yaşayan  ama arayıp sormayan  kayınvalideme!! 


Dün akşamüstü minnoşu yıkamış  üçümüz yatakta oynaşırken ve  kahkahalarımız birbirine karışmışken birden bire boğulurcasına ağlamaya başladım arka odaya kaçtım hemen, içimden çağladı tutamadım kendimi.


ben nasıl dayanacağım hasretine ... alışacağım dimi





Tuesday, July 26, 2011

6. ayı geride bırakırken

 Evet çok az kaldı 30 temmuzda kuzumu kollarıma alalı tam 6 ay olmuş olacak. Ne kadar hızlı geçti günler hiç doyamadım. Yarı yaşı geldi meleğimin.


 Çok melankoliğim bu günlerde, 1 agustosta işe başlıyorum, bu ayrı bir post konusu, şimdi yazmaya başlarsam gözyaşlarımdan klavye ıslanacağından bir daha toparlayamam diye korkarım. Hiç bişey yokmuş gibi davranıyorum ama içimde  ne fırtınalar kopmakta anlatamam


Bir yandan yeni bakıcımıza alışmaya çalışıyorum bir yandan süt sağma telaşı içerisindeyim bir yandan işe dönüş derken bir de bu sıcaklar mahfetti bizi. Defnecik geceleri uyuyamıyor sürekli kıpır kıpır bazen aniden ağlıyor sakinleştiremiyorum.


6. ay kontolüne geçen ay ki gibi 1 hafta erken gittik.  Dün itibariyle 7250 gr ve 68 cm lik bir bir sıpa olmuş kendisi. Boy ve kilo olarak düzeltilmiş yaşının üzerinde, 6 aya göre de ortalamaya yakın yavaş yavaş yakalıyor dedi doktorumuz. Ama hala 1,5 ay eksi yaş olarak takip ediliyor kendisi, bu durum  ilk yaşından sonra kalmayacak işallah, benimde kafam karışıyor teorik yaşına göre şöyle yok düzeltilmiş böyle.. neyse sağlık olsun diyoruz. Bizim doktor normalde 5,5 ayda ek gıda denemelerine başlayıp 6.ay da da tamamen geçiriyormuş ama bizi 7,5 aylık olunca geçirecekmiş tamam dedik,  sadece anne sütüne devam...


Bu ay epey ilklerini yaşadı bizim kuzu, artık tamamen dönüyor eli allta kalıyordu onu kurtarıyor kendini köprü yaparak kendi ekseni etrafında da dönüyor, bugün bizim yataga yatırdım etrafında yastklar olmasına rağmen baktığımda 180 derece kendini döndürmüştü ve bundan çok zevk alıyor,ayaklarını yemeye çalışıyor, dişlerden sebep elleri ve bulduğu herşey ağızda, salya üretim merkezi oldu kendisi, ah öyle şeker ki bu halleri..ah birde kendi çığlığını keşfetti mırıldanma ses çıkarma değil coşkulu çığlıklar atıp kendiyle eğleniyor o kadar komik ki.


Yakında tüm gün yanında olamayacağım diye koala gibi boynumda asılı yaşıyoruz son günlerde. Bakıcımıza bile vermiyorum gece eşimden destek alırdım ona da vermiyorum deli gibi öpüp mıncıklıyorum. Bu sevginin stoğu olamaz ki. Minnoşumla bütün gün havuz keyfi yapıyoruz onu sokmuyorum ama meraklı gözlerle öyle bir izliyor ki etrafı, annesi yüzüyor bol bol ...


Bakalım gelecek günler nasıl geçecek, son 5 gün

Friday, July 22, 2011

minik kalbim

Bugün benim için özel bir gün. Bundan tam bir sene önce hayatımın en güzel anlarından birini yaşamıştım.
Geçen sene  bugün, biricik Defnemle siyah bir ekran aracılığı ile tanışmış o çok istediğim ve hayal ettiğim kalp atışlarını görmüştük. O artık test sonuçlarında yazan bir değer değil ete kemiğe bürünmüş bir varlığa dönüşmüştü. 1 cm bile değildi daha ancak pıtır pıtır atan bir kalpten ibaretti. 


 Öyle korkarak uzanmıştım ki muayene için,  göremeyeceğiz yine diye düşünmüştüm, bir kaç saniye sonra ise ekranda bu görüntü ve odayı kaplayan sesiyle gümbür gümbür atan minicik bir kalp ve sevinçten ağlayan biz...




Şimdi bütün şirinliğinle kucağımdasın, gülücüklere boğuyorsun beni .Birlikte büyüyoruz seninle en güzel tanıklıklardan birini yapıyorum sayende.Nasıl bir mutluluk bu .Ne kadar enteresan değil mi, önce oluşan organ  kalbimiz, diğer herşey onun üzerine inşaa ediliyor.


 O güzel kalbin hiç kırılmasın bebeğim
İyi ki geldin meleğim, iyi ki geldin minik kalbim





Wednesday, July 20, 2011

tatil bitti

10 gün diye çıktığımız tatilimizi bir 10 gün daha uzatıp 20 güne tamamlayarak geri dönmüş bulunuyoruz.
Anne yemekleri, yazlık keyfi, havasından mıdır suyundan mıdır Defne nin acaip keyifli oluşu adeta bir büyüme ve ilkleri yaşama atağından sebep kaldıkça kalasımız geldi.  İşe dönme zamanı yaklaşmasa daha da kalırdım aslında:(


Eve gelince merakla süzdü odasını yatağını  özlemiş sanırım.


Hiç problem çıkarmayan minnoş orada tam bir maskot oldu kucaktan kucağa dolaştı bir sürü hediyeler aldı diş çıkarma çalışmalarına başladı, dönme çalışmalarının ilk meyvesini aldı tam olarak dönüp altta kalan kolunu da kurtarabiliyor artık. Bu başarısı dedesi ve anneannesi tarafından neredeyse şenliklerle kutlandı. Babamın Defneyle koklaşırkenki halleri o kadar keyifliydi ki, onları öyle izlemek. Tatilimizin son günlerinde topluca uğradığımız gıda zehirlenmesi nedeniyle biraz tadımız kaçsa da çabuk toparlandık. Annem çok kötü etkilendi hastanede serum almak zorunda kaldı ben ayakta idare ettim ikinci gün ablam ve eşim kötü oldu. Sütümden Defne ye geçer mi endişesi yaşadım ancak çok şükür birşey olmadı.


3 temmuzda Defne min varlığını öğrendiğimizin 1. yılıydı kendimizce ve sessizce kutladık kızımla eşim  yanımızda değildi. Iyi ki geldin birtanem hayatımızı değiştirdin güzelleştirdin. Ah nasıl teşekkür etsem sana, Tanrıya.


Yazacak çok şey birikti aslında , biraz toparlanıp vakit ayıracağım. 
Şimdi sıcaktan bir türlü dalamayan yavrumu  tekrar uyutmaya gideyim.