Wednesday, November 10, 2010

10 KASIM

Büyük Liderimizin hayata gözlerini yumduğu günden bugüne tam 72 yıl geçmiş.
Yılmaz Özdil in buradaki yazısınız okudunuz mu bugün.Her geçen gün artan bir özlem ve takdirle anıyorum, anlamaya çalışıyorum o büyük Deha yı. Ve çok ama çok üzülüyorum. Deriiin bir sızı hissediyorum bugünleri gidişatı olan biteni düşünüp.
Sonra hayal ediyorum kızıma 'O' nu nasıl öğreteceğimi,  kalbinde yetişecek sevgisini..

Bugün aynı zamanda benim Selanik göçmeni Atatürk ile komşu köylerden olmalarıyla çok gurur duyan ve Atam'ıza fiziksel olarakta benzeyen canım babamın doğumgünü. Hem de 10 Kasım 1938 de doğmuş babacım. Atamız veda ederken o merhaba demiş hayata. 72 yaşını doldurdu benim atletik  emekçi üreten babam. Tanrım onlara uzun ömür ver hep dimdik hep mağrur başımızda olsun.

Akşam aradım seslerini duymak için hemen bebişi soruyorlar,  çok fena pabucumun dama atıldığını hissediyorum, şaka bir yana mutlu da oluyorum onların bu heyecanından.

Günler geçiyor hızla. Pıtırcık büyüyor,  tekmelerini çok dinlememeyi öğretmeye çalışıyorum kendime, takip etmeyince daha çok hisseder oldum, böyle oluyormuş demek ki.

Pazar günü bütün gün ablamdaydım, onun bana baktığı gibi kimse bakamaz sağolsun pek bi şımarıyorum orada sayesinde.
Cumartesi günü kürkçü handan aldığımız yünlerden bu yaşımda ilk kez elime şiş alarak miniğime  panço örmeye başladım.Teyzesi anneannesi o kadar ciciler örerken benden de bir hatıra olsun dedim ama ablam öğretirken çok eğlendi benimle. Olsun becerdim ama,  şu an 1 karış oldu bile çok zevkliymiş akşam yemekten sonra koltuktan hiç kalkmıyorum Ege dalga geçiyor benimle seni böyle göreceğime hayatta inanmazdım diye :)

Pazar akşam Ege biraz gecikti, Bolu dan dönüşte trafik varmış, zaten grupta çok sevdiğimiz bir arkadaşımız kaza yapmış kamp alanına giderken,haberini pazar sabahı almıştım. O kadar gerildim ki. Evden içeri girer girmez hoşgeldin demek yerine bir daha motora binmeni istemiyorum diyiverdim.

Ben arkasındayken önemli değildi , ben ondan daha istekliyimdir gezilerde hatta ama şimdi ben karnımda biriciğimizi taşırken onun riskleri tek başına olması fikri çok gerdi beni. Sağsalim gelecek mi endişesini yaşamak istemiyorum bir daha.
Bu kadar radikal değişeceğine inanmazdım düşüncelerimin ama ikimizde hayatımızı sonsuza dek değiştirecek bir sorumluluğu almaya hazır hissettiğimiz için yapmadık mı bu bebeği.
Ona bunu yapmaya hakkımız olmadığını düşünüyorum artık.

Sevgiyle...

No comments:

Post a Comment